Böyle bir sürpriz saldırı için uzun hazırlık süreci gerektiğini belirten uzmanlar iç istihbarat kurumu Shin Bet, dış istihbarattan sorumlu Mossad ve İsrail ordusunun bunu öngörememesini zaafiyet göstergesi tanımlıyor
Gazze’yi kontrol eden Hamas’ın İsrail’e düzenlediği kapsamlı saldırı, bölgenin en güçlü istihbarat altyapısına sahip ülkedeki kurumların nasıl böyle bir zafiyet gösterdiği sorularını da beraberinde getirdi.
Gazze şeridinden binlerce roket İsrail’e doğru atılırken onlarca çok sayıda Hamas üyesi sıkı korunan sınır çitlerini aşmayı başardı. Bazılarının paraşütle sınırı geçtiği görülürken, bir motorlu tekne de İsrail sahil kasabası ve askeri üssü olan Zikim’e doğru giderken görüntülendi.
Kassam Tugayları, çok sayıda İsrailliyi de esir alarak Gazze’ye geri götürdü ve bunları videolarla kayıt altına aldı. Hatta Gazzeli bir televizyon muhabirinin İsrail topraklarında bir noktadan saldırı hakkında yayın yapması da şaşkınlıkla karşılandı.
Böyle bir sürpriz saldırı için uzun hazırlık süreci gerektiğini belirten uzmanlar, iç istihbarat kurumu Shin Bet, dış istihbarattan sorumlu Mossad ve İsrail ordusunun bunu öngörememesini zafiyet göstergesi olarak tanımlıyor.
Michigan Üniversitesi Ford School’da görev yapan eski Beyaz Saray terörle mücadele yetkilisi Javed Ali, saldırıyı “kapsamı, karmaşıklığı ve etkisi bakımından çarpıcı” olarak nitelendirdi.
New York Times’a konuşan Ali: “Tahran’ın Hamas ile uzun süredir devam eden ilişkisi ve para, silah ve eğitim tedariki göz önüne alındığında İran’ın desteği de muhtemelen önemli bir rol oynamıştır.” dedi.
İsrailli yorumcular da bundan tam 50 yıl önce 6 Ekim 1973’teki Yom Kippur savaşında yaşanan istihbarat sorunlarına atıfta bulunarak geçen zamanda eksikliklerin giderilemediğine dikkat çekti.
BBC’ye konuşan İsrailli yetkililer de olası ihmallerle ilgili bir soruşturma başlatıldığını ve bunun yıllar sürebileceğini belirtti.
Güvenlik uzmanları, Hamas’ın yıllar içerisinde İsrail’in gözetleme ve istihbarat çabalarını aşmak için taktikler geliştirebildiğini belirtse de bu çapta bir saldırı için gerekli olan planlama, stokları hazırlama ve saldırı öncesi hareketliliğin tespit edilememesinin İsrail istihbarat kurumları için ‘kabul edilemez’ olduğunu belirtiyor.
Sadece Filistin değil Lübnan, Suriye ve diğer yerlerdeki silahlı grupların içerisine adam yerleştiren, liderlerine nokta atışı saldırılar düzenleyebilen İsrail istihbaratının bu zaafiyeti daha uzun yıllar tartışılacak gibi görünüyor.
Fakat şu anda İsrail yönetiminde herkes devam eden saldırıları durdurmaya ve bunun Batı Şeria ve ülkenin kuzeyindeki Lübnan sınırına sıçramamasına odaklanmış durumda.
